31 Aralık 2016 Cumartesi

Sihirli Değneğimiz Yok Ama Çocuklarımız Var






Okullar iki haftalık Noel tatilinde ve biz bu tatili Londra'da geçiriyoruz. Havanın soğuk olması işimize geldi;  bizde evde bolca zaman geçirdik. Dalya'nın film izlemekten keyif alıyor oluşu ailece film izlemeyi bir geleneğe çevirmemizi sağlıyor. Lara'nın da artık bebeklikten çıkmış olması  işimizi kolaylaştırıyor. O oyuncakları ile yanımızda oyalanırken biz filmimizi izliyoruz. Okul koşuşturması ve yoğunluğu içinde çok sık yapamadığımız bu keyfi Noel tatilinde televizyonda gösterilen harika aile filmleri ile tekrar, uzun uzun, yapma şansımız oldu.
  
Charles Dickens'ın "Noel Şarkısı"(Christmas Carrol) romanından esinlenen "Scrooge", Frank Capra'nın "Şahane Hayat"ı (It is a Wonderful Life), Debbie Reynolds'ın "Yağmur Altında"sı (Singing in the Rain), Natalie Wood'un "Batı Yakası Hikayesi"(West Side Story) ve "Artist" (The Artist) filmi bunlardan bir kaçı. Kimisi sadece kitap bile olarak şaheser, kimisi sırf müziği, kimisi ise mükemmel oyunculuğu veya kadrosu ile konuşulabilecek olan bu filmleri tam da  "bitsin artık bu yıl" dediğim bir dönemde izledim. 2016'da memleketin ve dünyanın başına gelenlerin ancak bir sihirli değnekle düzelebileceğini düşünürken - eh o da olamayacağına göre- kapkara ruh hali ile izledim bu filmleri.

Haberleri dinleyen, gazete okuyan bir çocuktan ne kadar saklayabilirsiniz dünyadaki çirkinlik ve kötülükleri? Peki tüm bu olanlara rağmen onların nasıl hala iyiliğin, güzelliğin ve barışın kazanacağına inanmalarını sağlayabilirsiniz ki? Ebeveynlik daha da bir zorlaşıyor bu tür durumlarda. İşte bu filmler tam da burada işe yarıyor; çünkü kırılıp döküldükten sonra tekrar ayağa kalkma filmleri onlar.

Geçen sene "Noel Şarkısı"nı izlemiştik Dalya ile. Çok beğenmiştik. Bu yıl ise aynı konu ama daha modern bir çekim olan Scrooge'ı izledik. Huysuz paracı bir yaşlı olan Scrooge Noel kutlamalarının gereğine inanmaz ve kutlamaz. Çalışanına o gün için müsamaha göstermez, yeğeninin yemek davetini reddeder. Mutsuz, yalnız yaşantısına, evine döner. Ama beklenmedik şeyler olur. Eski iş ortağının hayaleti karşısına çıkar ve onu kah çocukluğunun ıssız köşelerine, kah ilk aşkına götürür. Yalnız sonunun ne hazin olacağına ilişkin geleceğe doğru bir gezinti yaptıktan sonra Scrooge, o gece bitmeden kaderini değiştirmek için hayatındaki hataları düzeltmeye ve üzdüğü insanları tekrar kazanıp mutlu etmeye çalışır.
"Şahane Hayat"da ise hayatında hiçbir şeyi başaramadığını düşünen George Bailey intihar etmek ister ama bir melek onu kurtarır ve eğer dünyaya gelmemiş olsaydı yaşadığı şehrin ve yakınlarının hayatının nasıl olabileceğini ona gösterir. Savaş kahramanı kardeşi 9 yaşında ölmüştür çünkü abisi, George Bailey, onu buz kazasından kurtaramamıştır; bir sürü insana destek olan iş yeri batmıştır; eşi kimseyle evlenmemiş, çocukları olmamıştır. Bunları gören George hayatta aslında neler başarmış olduğunu görür, elindekilerin kıymetini anlar ve koşa koşa ailesine sevdiklerine döner.


Noel bizim dini bayramlarımızdan farksız Hristiyan dünyasında. Her bayram gibi o da insanların biribirine karşı daha anlayışlı ve sevgiyle yaklaşmalarını amaçlıyor. Noel'in tek farkı onu takip eden bir yeni yılın olması. Bu dönemde dünyanın dört bir yanında herkes geride bıraktığı koca bir seneyi düşünüyor ve bilinmezler dolu yeni bir yıla girmeden önce kendine bir çekidüzen vermek istiyor. İşte bu filmler bu dönemde, insanların önceki yıla ilişkin hayal kırıklıklarına yenik düşmemelerini, hayattaki olumlu noktalara odaklanmalarını ve geleceğe umut dolu bakmalarını sağlamak açısından  çok doğru seçimler.

Bizim evde de doğru amaca hizmet ettiler. Geçmiş yılda yaşanan her şey geride kaldı. Çok yıkıcı, çok yıpratıcı bir yıl oldu. Ama önümüzde yepyeni bir yıl var; olumsuzlukları olumluya, hastalığı sağlığa, savaşları barışa, çirkinlikleri güzelliğe dönüştürme şansımız var. Elimizde bir sihirli değnek yok belki ama umudumuz var, çocuklarımız var ve onlara aşılayacağımız iyilik, güzellik ve barış düşünceleri var.

İşte bu filmler soğuk bir kış gününde öyle ısıttı ki bizim yüreğimizi yine umut dolu olduk; işte öyle ısınsın tüm yürekler umarım 2017'de. Elimizdekilerin kıymetini bildiğimiz, varlığımızın bir nedeninin olduğuna inandığımız, insanlığımıza döndüğümüz bir yıl olsun. Çocuklarımıza yüzümüz olsun, sevgi olsun, sağlık olsun, mutluluk olsun. Dileğimiz gerçek olsun!!!