"Çok zaman oldu yazmayalı yine. İki çocuklu hayatla biraz ayarım bozuldu kabul ediyorum. İlk anne olduğumdan 8 sene sonra yine uykusuz bir bebekle mücadele eden bir halde buldum kendimi. Üstelik bu sefer gündüz tam dikkat ve ilgi bekleyen 8 yaşında da bir çocuğum var. Yani dinç olmalıyım ve de uyanık. Böyle bir tempo içinde gündüzleri bebek arabasıyla yolları arşınlarken neler yazacağımı düşünüyorum bir yandan. Evet ama bir yandan da keşke evde uyusa da ben de biraz dinlensem demekten de kendimi alamıyorum. Gündüz uyumayıp gece uyusa bari o zaman yazarım diye düşünürken, geceleri de ayrı bir uyanma temposu yaşadığımızdan, her fırsat bulduğumda uyumak oluyor tercihim. Bu fırsat da iki uyanma arasındaki tatlı gece uykuları oluyor tabii ki. Bu durumda gece de yazamadığım için yazmak daha sonraya erteleniyor hep, başka bir zamana...
İlk anneliğimde peşimi bırakmayan çılgın düşünceler de kapımı çalmıyor değil ara ara. İtiyorum aklımdan özenle onları, yok etmeye çalışıyorum güzel düşüncelerle. "Ne yapıyorsun sen? Yine kendine zaman ayıramıyorsun bak. Üstelik bu sefer iki çocuktan hiç ama hiç zaman kalmıyor kendine. Hani okumaların, yazmaların? Tam da çok keyif aldığın bir işle meşgul olmaya başlarken oldu mu bu şimdi yani? ..."
Off off! Tam can evimden vuruyor bu çılgın düşünceler beni. Sarmayın etrafımı şimdi, rahat bırakın beni. Bu uykusuzluk çok fena, hep onun yüzünden çıkıyorlar ortaya. 'Tık'tan uyanan, zor uyuyan, az uyuyan ikinci çocuk sinirleri harap etmeye birebir. Ondan geri kalan zamanda da "benimle oynar mısın anne" veya "bana kitap oku anne" diyen ikinci çocuk var. Yetmeye çalışıyorum ama yetemiyorum. Geriye kalan yorgun, bitkin, yılgın Tuba oluyor. O yüzden vuruyorum kendimi yollara. Yağmur, çamur, çicek, böcek demeden yürüyorum sürekli. Evde kalırsam beni esir alacak olan bu düşünceleri böylelikle atıyorum bir kenara, bu sefer yenik düşmeyeceğim onlara. Evet vaktim yok kendime çünkü dolu düzgün bir annelik serüveni yaşıyorum yine. Ama geçecek, bitecek, bir bebek daha büyüyecek, bir çocuk daha girecek gençlik yoluna. Sağlıklı bir ruh ve beden lazım bana, onlara bir ömür annelik yaparken kendimi yaşamam için, okuyup yazmam için. Uzak durun benden. Bu sefer biliyorum. Oyununuza gelmeyeceğim düşünceler, bu sefer olmayacak..."
Diye yazmıştım tam neredeyse bir hafta önce, ertesi gün yayınlayacaktım yazımı. Nereden bilebilirdim beni yeni bir zorluğun daha beklediğini tam bir gün sonra. Evet, bu yazıyı yayınlayacağım gün Lara evde yumuşacık bir şekilde düştü. Ufak bir incinme, minicik bir burkulma olmuştur diye düşünürken ben, maalesef bacağı kırılmış. Bir haftadır onunla yeni hayatımıza uyum sağlamaya çalışıyoruz. Yine de bu yazımı yayınlamadan yapamadım. Kırıkla ilgili detaylar bir sonraki yazımda. Ama şunu söylemeliyim ki uykusuz annenin çılgın düşünceleri itildi bir kenara, yok oldu adeta. Şimdi sadece sarılıp yavrusunun sıcaklığına bu kadarına şükreden bir anne var, o kadar...
Diye yazmıştım tam neredeyse bir hafta önce, ertesi gün yayınlayacaktım yazımı. Nereden bilebilirdim beni yeni bir zorluğun daha beklediğini tam bir gün sonra. Evet, bu yazıyı yayınlayacağım gün Lara evde yumuşacık bir şekilde düştü. Ufak bir incinme, minicik bir burkulma olmuştur diye düşünürken ben, maalesef bacağı kırılmış. Bir haftadır onunla yeni hayatımıza uyum sağlamaya çalışıyoruz. Yine de bu yazımı yayınlamadan yapamadım. Kırıkla ilgili detaylar bir sonraki yazımda. Ama şunu söylemeliyim ki uykusuz annenin çılgın düşünceleri itildi bir kenara, yok oldu adeta. Şimdi sadece sarılıp yavrusunun sıcaklığına bu kadarına şükreden bir anne var, o kadar...
Tubacim, cok gecmis olsun, boyle ufak tefek kazalar oluyor, benimde badima selinde gelmisdi, bir oyun grubunda benim dikkatsizligim yuzunden dusup ciddi sekilde dizini incitmisdi, iki hafta kadar topallamis sonra duzelmisdi. Sucluluk duygusunu hepimiz yadiyiruz, bu anneligin dogasinda var, hele birde anneligi ciddiye alip en iyisini yapmaya calisinca, duse kalka buyuyorlar, keyfini cikar, be o gunlerini cok ozluyorum, simdi odasindan pek cikmayan gcse imtahanlarina calisan 16 yasinda bir ergenkizim ve artik opup koklayamadigim, uzaktan sevdigim 12,5 yasinda bir on ergen oglum var. Her cagin guzel ve zor taraflari var, sen cok iyi ve verici bir annesin, bazen hayatta bazi seylere bosverip oldugu kadar demek lazim. Senjn yasadiklarinin benzerini yasamis bir anne olarak hep pozitif kal, gonlunu ferah tut, butun yardim tekliflerini kabul et, ve her firsatta uyu. Sevgiler, kolayliklar.x
YanıtlaSilÇok teşekkürler Oya'cığım. Yorumun adsız olarak gelmiş ama çocuklardan tahmin ettim senin olduğunu. Güzel yorumun ve de sıcacık desteğin için çok teşekkürler.
YanıtlaSil