Aylardır beklediğimiz bebeğimizin dünyaya gelmesine birkaç gün kaldı. Anneanne geldi, hastane çantası tamamlandı, bebek yatağı hazır, araba koltuğu yerine yerleşti, dün duvar süslemelerini de yaptık Dalyayla. Yeni bir mucizeyi daha yaşamak için el birliği halinde çalışıyoruz anlayacağınız.
Ancak bir sorun var !... Ben hazır mıyım ikinci bir mucizeye işte onu bilmiyorum. Çünkü ikinci hamileliğim ilkinden çok farklı geçti.
İlk hamileliğimi dolu dolu yaşamıştım. Hamileliğin tüm sıkıntıları bir tarafa sanki bulutların üstünde uçuyordum. Bebeğimin karnımda her kımıldayışı bana inanılmaz bir haz veriyordu. Her fırsat bulduğumda onunla birebir konuşuyor, ona müzik dinletiyor, onunla sürekli bir bağ kurmaya çalışıyordum. Sanırım çabalarım büyük ölçüde başarıya ulaştı; çünkü konuşmayı çok seven, müzik ve dansa bayılan ve bana çok düşkün bir kızım oldu.
Oysa sıkıntısız geçen ve bitmek üzere olan ikinci hamileliğimin hiç farkına varamadım diyebilirim. Sürekli 7 yaşında olan kızımın koşuşturmaları içinde olduğum ve geri kalan zamanlarda da çalıştığım için ne bebeğin karnımın içinde kımıldayışlarına yeterince ilgi gösterebildim, ne ona özel müzik dinleyebildim, ne de onunla yeterince konuşup bağ kurma şansım oldu. Bu nedenlerle biraz suçluluk duyuyor ve kendimi yeni bebeğe hazırlıksız hissediyorum sanırım.
Yine ilk hamileliğimde doğum yaklaştıkça heyecan da çok artmıştı. Oysa bu sefer endişe daha fazla sanki. Dalya'nın varlığı, bebeğin gelişinin onun üzerindeki etkilerinin nasıl olacağı düşüncesi ve bebek sonrası bizi nelerin beklediğini biliyor oluşumuz sanırım endişemizi daha da artırıyor.
Umuyorum çok yakında onu sağlıklı olarak kucağımıza alırız da bu endişeler yeni bir mucizeyi kucaklıyor olmanın sevincine dönüşür. Bizler de ilk mucizemizin abla oluşunu izlerken, büyüyen ailemizin tatlı koşuşturmaları içinde buluruz kendimizi.
Bir sonraki yazımda umuyorum ki size yaşadığım yeni mucizeden bahsediyor olacağım. Sevgilerimle...
MUTLU HABERİ BEKLİYORUZ. mehmet
YanıtlaSilÇok teşekkürler Mehmet abi...
YanıtlaSil