Ekim ayından beri dünya Harvey Weinstein'ın cinsel taciz ve saldırı iddialarıyla çalkalanıyor. Sinema dünyasının bir numaralı ismi, ödüllere doymayan filmlerin yapımcısı, Akademi ödülleri sağlam üyesi ve Steven Spielberg, Merly Streep, Quantin Tarantino gibi sinema dünyasında pek çok önemli ismin can dostu Harvey Weinstein saldırı ve taciz (ve -inkar etse de- tecavüz) iddialarından dolayı kendi yapım şirketinden atıldı; Oscar Akademi üyeliğinden çıkarıldı; eşi tarafından terkedildi ve daha önceleri onun destek olduğu politikacılar (örn. Hillary Clinton) onunla tüm bağlantılarını kestiğini açıkladı.
Bu iddilar Weinstein'i aşıp sonrasında aynı sektörde benzer türde ünü olan başka isimleri de etkiledi. "Weinstein etkisi" olarak anılan bu durum pek çok ünlü ismi koltuğundan etti ve de daha edeceğe benziyor. Ardından gelen #Metoo (ben de) kampanyası suistimale uğramış pek çok kişinin sırlarını açığa çıkarmayı amaçlıyor ve de katılımcılar çığ gibi büyüyor.
Tüm bunlar yepyeni bir sayfa açıyor 2018 gündeminde. Yıllardır süregelen, alışılagelmiş, kabul görmüş güçlü, saldırgan, başarılı erkek (her zaman bu üçü bir arada değil tabii ki) egemen gücü sorgulayan ve dur demek isteyen bir bakış açısı görülüyor dünyada. Kuşkusuz Amerikan başkanı Trump'ın hayli maço tavırları da bu tepkileri tetikledi.
Neyse, gelelim benim asıl yazı konuma. İngiltere'nin saygın gazetesi "The Guardian"ın Pazar günleri çıkan eki "The Observer"ın yaptığı bir araştırmaya gore resimli çocuk kitaplarında erkek karakterlere kadın karakterlerin iki katı oranında daha fazla başrol ve konuşma bölümü veriliyor. The Observer bu araştırmasıyla çocuk kitaplarındaki alelade cinsiyetciliği ışığa çıkarmış oluyor.
Gazetenin araştırma firması olan Nielsen'in 2017'nin en çok satan 100 resimli çocuk kitabını inceleyerek yaptığı araştırma, söz konusu kitaplarda basmakalıp erkek rolleri taşıyan erkek karakterlerine kadın karakterlere göre daha fazla yer verilirken, 1/5'inde kadın karakterin hiç yer almadığını ortaya çıkarıyor.
Araştırma sonucunda içinde "The Gruffalo", "Guess How Much I love You" ve "Dear Zoo" gibi kitapların yer aldığı 2017 en iyi satan kitaplarınin ortak özellikleri şu şekilde:
- Kitapta hayvan kahraman varsa ve cinsiyeti belirtilmişse %73'ününün erkek olduğu görülüyor. Hayvan karakterler arasında daha güçlü, vahşi ve potansiyel olarak daha tehlikeli olanların (ejderha, ayı ve kaplan gibi) erkek; daha küçük ve korunmasız hayvanların (kuş, kedi, sinek, böcek gibi) ise kadın olduğu görülmektedir.
- Ana karakterlerin %50'sinin erkek olduğu; erkek kötü kahramanların ise kadın kötü kahramanlardan 8 kat daha fazla olduğu görülmüştür.
- Kitaplarda konuşma bölümü olan karakterlerin erkek olma oranı kadınlara göre %50 veya daha fazla olduğu görülmüştür. Örneğin 2015 yılında yayınlanan "Mr. Men in London" kitabında 13 karakter erkek, 3 karakter kadındır.
Söz konusu araştırmanın yer aldığı makalede konuyla ilgili görüşü alınan "Charlie ve Lola" resimli çocuk kitapları serisinin yazarı Lauren Child araştırma sonucunun kendisini şaşırtmadığını, TV ve filmlerde de aynı durumu gördüğümüzü ve bunun toplumun kadın ve erkekleri nasıl gördüğüne ilişkin bir mesaj verdiğini dile getirmiştir. Child'a göre eğer kitaplarda ve filmlerde erkekler başrolü, kızlar yardımcı rolleri alıyorsa, bu durum dünyanın nasıl olduğunu ve nasıl olması gerektiğini onaylar şekildedir. Böyle bir ortamda kadın ile erkeğin eşit olduğunu düşünmek gerçekten zordur.
Aynı makalede bilinen bir sürü güçlü kadın karakterli çocuk kitabı da olduğu ifade edilirken, bu tür kitapların en iyi satanlar listesine giremediği çünkü anne ve babaların çocuklarına kendi çocukluklarından bildikleri, güvendikleri kitapları almayı tercih ettikleri belirtiliyor. Gerçekten son beş yılın en iyi satan kitaplarına bakıldığında neredeyse %20'sinde kadın karakter yer almadığı görülüyor.
Aynı makalede bilinen bir sürü güçlü kadın karakterli çocuk kitabı da olduğu ifade edilirken, bu tür kitapların en iyi satanlar listesine giremediği çünkü anne ve babaların çocuklarına kendi çocukluklarından bildikleri, güvendikleri kitapları almayı tercih ettikleri belirtiliyor. Gerçekten son beş yılın en iyi satan kitaplarına bakıldığında neredeyse %20'sinde kadın karakter yer almadığı görülüyor.
- Kitaplara şefkat içeren karakterlerin kadınlara ait olduğu ve kadın öğretmen karakterlerin erkeklerin iki katı oranında olduğu görülüyor. Babaların iki katı kadar anne kahraman var. Babalar anne varsa var, yoksa yok. Görülen o ki kitaplarda erkekler şefkat ve ilgi alanında hiç görülmüyor, dolayısıyla çocuklara da böyle bir dünya yansıtılıyor.
İngiltere'de yayınlanan ve en iyi satan 100 resimli çocuk kitabına dayanılarak yapılan bir araştırmanın sonucu bu. Erkekler güçlü, vahşi, saldırgan; kadınlar güçsüz, korunmaya muhtaç ve şefkatli. Pek tabii ki tüm kitaplar en iyi satanlar listesine giremiyor, dağılımın, oranların, rollerin bu şekilde olmadığı bir sürü kitap, film ve aile var ama en çok okunan, izlenen, en çok görünen durum bu.
Yukarıdaki bilgilere dayanarak sizce bugünün çocukları arasından yeni Harvey Weinstein'lar çıkma şansı yüzde kaç? Yorumu size bırakıyorum.
Kaynak:
"Must Monsters always be male? Huge gender bias revealed in children books", The Observer, 21/01/2018
Kaynak:
"Must Monsters always be male? Huge gender bias revealed in children books", The Observer, 21/01/2018
Cok onemli ve guncel bir konuyu farkli acilardan bize aktaran bu yaziyi cok begendim. Bu buyuk adamlar da bir zamanlar cocuktu. Dusunme sekli ve algilamanin cok daha oncesinde kisilere ve topluma sekil verdigini gosteren yazidaki analiz cok etkileyici ve dusundurucu. Hem de keyifli.
YanıtlaSilYorumunuz için çok teşekkür ederim.
SilWorld Book Day’e baktigimizda da cocuklarin cogunun erkek karakterler olarak giyinip geldigini goruyoruz. Kitaplarin cocuklar uzerindeki etkisinin iyi bir ornegi bence. Guniz
YanıtlaSilÇok doğru söylüyorsun Güniz'cim. Teşekkürler yorumun için.
SilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil