Lara'nın 4. doğumgününü kutladık iki hafta önce. Kendimi alamadım Dalya'nın 4.sü ile mukayese etmekten. Nasıl da heyecanlıydık tüm yuva arkadaşlarını çağırıyoruz diye. İngiltere'de ilk büyük doğumgünü partisiydi ve pek de bir şey bilmiyorduk buradaki yol yordama ilişkin. Dahası doğru dürüst hiçbir yuva arkadaşını ve ailesini tanımıyorduk ama İngiliz usulü bir doğumgünü partisi düzenlemeye karar vermiştik.
Ben yakında işe başlıyordum, evimizi taşıyorduk ve kızımın doğumgünü partisini yapıyorduk. Hepsi de benim için ayrı ayrı önemliydi. O tarihe kadar çok mecbur kalmadıkça kek, pasta, poğaça yapmamış olan ben tüm acil durumlar için beni kurtarmaya gelen annemden bu kutlama için de mucizeler bekliyordum. Dışarıdan alınan doğumgünü pastası, annemin elmalı pastası, peynirli poğaçaları ve börekleri eşliğinde, o zaman farkında olmasam da, bir daha hiç bu şekilde olmayacak bir doğumgünü kutlaması ile parti silsilesine de başlatmış oluyorduk. Masanın başından ayrılmak istemeyen İngiliz anne ve babaların "bunun içinde ne var?" diye diye mest olmuş şekilde annemin eserlerini yediği o görüntüyü unutmam mümkün değil.
Gel zaman git zaman Dalya 11 yaşında artık ve biz ona 7 yıl boyunca hep istediği şeklide, gönlünce, bir kutlama yaptık ama buradaki ilk kutlamasından bir takım değişikliklerle. Bu kutlamalarda biz de İngiltere'deki diğer çocuk partilerinde olduğu gibi çocukların beslenmesinde sandviç ve pizzaya kaydık ve doğumgünü pastaları ev yapımı ve benim tarafımdan yapılır oldu. Bu değişim bir günde olmadı tabi ama her geçen yıl biraz daha uzmanlaştık ve stres ve kaygımız biraz daha azaldı.
İngiliz anneler belki her akşam ev yapımı yemek sunmaz çocuklarına veya her gün değişik yemek çıkarmazlar önlerine ama doğumgünlerinde ne yapar ne eder (gerekirse bisküvi dizip üzerine çikolata sosu dökerler) ama ağırlıklı olarak pasta ev yapımı olur. Bu gerçekten ben uzunca bir süre kaçtım ama Dalya diğer herşeyin istediği gibi olmasına rağmen pastaya takılmaya başlayınca onu da yapmaya karar verdim ve çokta keyif aldım. Artık doğumgününü için istediği pastayı partiden bir iki hafta önce deniyorum, beğenirse doğumgününde onu yapıyorum.
Bu gelenek Lara'da da devam edeceğe benziyor. Lara ilk kez bu doğumgünü öncesinde bilinçli olarak "unicorn"lu pasta istediğini söyledi ve ben de benim klasik gökkuşağı pastamı yaptım ama süslerini unicorn'lu seçtim ve de çok başarılı oldu.
Lara'nın bu doğumgününü benim için özel yapan şey gününün farkında olarak ve arkadaşlarıyla kutladığı ilk doğumgünü olması. Neşesi, mutluluğu çok ayrı. Aynı hissi Dalya'da da yaşamıştım. Sırf bu his için bile o kadar uğraşa ve yorgunluğa değer.
Ama bu sefer daha farklı bir mutluluğum var. O da Dalya'nın bu güne abla olarak katkıları. Organizasyon ve fikre kattıkları bir yana, doğumgünü boyunca bilfiil Lara ve arkadaşlarına hizmet etti Dalya. Havanın yağışlı olabilme ihtimaline karşın oyun hamuru, geçici dövme, yüz boyama gibi faaliyetler hazırlamıştık parti öncesinde. Hava, tam tersi, güneşli bir bahar günü oldu ama Dalya yine de 22 çocukla teker teker ilgilendi. Onlara geçici korsan ve unicorn dövmesi yaptı, yüzlerini boyadı, oyun hamuru yaptı. Kardeşinin heyecanını ve neşesini paylaştı, aktif bir rol aldı ve dahası çok eğlendi. O gün Dalya'nın artık tam bir büyük kardeş olduğunu anladım ve onunla gurur duydum. İyi ki doğdun Lara ve iyi ki büyüdün de Lara'nın tatlı ablası oldun Dalya!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder